Tanrı ve Canavarların Düşleri (3. Kitap) - Laini Taylor - PDF E-EKİTAP ÜCRETSİZ Oku, İndir

Aim for the task of upscalerolex.to desires.

Tanrı ve Canavarların Düşleri (3. Kitap) – Laini Taylor

Tanrı ve Canavarların Düşleri (3. Kitap) – Laini Taylor

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Yıl: 2016
Eklenme: Ocak 18th, 2024
Dil: Türkiye
Sayfa: 463
Yazar: Laini Taylor

1.611 Kişi Tarafından Görüldü

Bir varmış bir yokmuş, Bir melekle bir şeytan ellerini yüreklerine bastırmış ve kıyameti başlatmış.

İki dünya amansız bir savaşın eşiğinde. Karou, Kimera isyanının başına geçiyor ve gelecek, artık tamamen onun ellerinde. Peki ufukta daha da büyük tehlikeler belirirken Karou ve Akiva, tanrı ve canavarlara direnecek kadar güçlü kalabilecek mi?

u kitap, serinin diğer kitaplarına nazaran fantastik yönü daha ağır basan bir kitaptı. Çok kalın olmasına rağmen sıkıldığım bir an bile olmadı zira yazar her sayfada bir olay yazmıştı.

Üçlemenin son kitabı. Serinin ilk iki kitabı çok sürükleyici ve merak uyandırıcıydı. Onlar hakkında söyleyeceğim tek şey bu. Fakat üçüncü kitap…

Son kitapta yazar hiç bahsedilmemiş olayları kurguya katıp bombaları art arda patlattı ve ben neye uğradığımı şaşırdım. Yeni karakterler katıldı, geçmişin derinleri kazıldı ve okurlar olarak adeta bilgi yağmuruna tutulduk. Ama seri devam etseydi ve her şey ortaya daha yavaş çıksaydı, bu daha tatmin edici olurdu. Çünkü kitap sanki artık her şey olacağına varsın diye yazılmış gibi.

Tanrı ve Canavarların Düşleri (3. Kitap) Özeti

Bir ses. Parlak ışık. Eliza uyanıverdi. Düşmüş de sertçe yere çarpmış gibi hissediyordu. “Bir rüyaydı,” dediğini duydu.

Kendisi söylemişti bunu. “Sadece bir rüyaydı. Ben iyiyim.”Hayatı boyunca bu kelimeleri kaç kere sarf etmişti?

Sayamazdı. Ama bu seferki bir ilkti.

Öldürülmekten kurtarmak için elinde sımsıkı tuttuğu çatal çekiçle bir kahraman gibi odaya dalan adam bu kelimeleri ilk duyan kişi olmuştu.“Sen… çığlık atıyordun,” dedi ev arkadaşı Gabriel. Odanın her bir köşesini telaşla incelese de katili göremedi. Uykudan yeni uyanmıştı, manyakça bir paniğe kapılmıştı. Çekici indirmek üzere kaldırmış hazır tutuyordu. “Yani… çığlıkların öyle böyle değildi.”

“Biliyorum,” dedi Eliza. Boğazı ağrıyordu. “Bazen yapıyorum.” Yatakta doğruldu. Kalp atışları, top atışlarına dönmüştü, ta derinlerde yankılanan ölümcül çarpıntıyla dudakları kuruyor, nefesi sıklaşıyordu, yine de bir şey yokmuş gibi konuşmaya çalışıyordu.

“Uyandırdığım için kusura bakma.” Gabriel gözlerini kırpıştırarak çekici indirdi. “Uyandırman bir şey değil, Eliza. Ben hayatımda böyle bir çığlık duymadım. Korku filmlerindekiler gibiydi.”Delikanlı etkilenmişe benziyordu. Hadi git, demek istiyordu Eliza.

Lütfen. Elleri titremeye başlamıştı. Yakında titremeleri kontrol edemeyecekti ve tanık istemiyordu. Bu hayatı üzerine kurduğu… anormalliğin derinliğini…değerlendirme konusunda hevesli olan birinin çok da uğraşması gerekmiyordu. Bazen bataklığın üzerine tahta kalaslar yerleştirmeye benziyordu bu. Ama rüyaları bir süre dert etmediğinden kendini normal davranmaya zorlamış, az maaşla geçinmeye çalışan yirmi dört yaşındaki bir doktora öğrencisinin normal dertlerine odaklanmıştı.

Tez baskısı, kötü kalpli laboratuvar arkadaşı, büyük projeler, kira.Canavarlar.“Kusura bakma,” dedi Gabriel’e. “Sanırım artık daha iyiyim.”“Güzel.” Rahatsız edici kısa bir suskunluğun ardından Gabriel neşeyle ekledi. “Çay?”Çay. İşte bu, normalin göz kırpışıydı. “Olur,” dedi Eliza. “İyi olur.”

Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.