Kilimanjaro'nun Karları (Bütün Eserleri 9) - Ernest Hemingway - PDF E-EKİTAP ÜCRETSİZ Oku, İndir

Aim for the task of upscalerolex.to desires.

Kilimanjaro’nun Karları (Bütün Eserleri 9) – Ernest Hemingway

Kilimanjaro’nun Karları (Bütün Eserleri 9) – Ernest Hemingway

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Yıl: 2016
Eklenme: Ocak 18th, 2024
Dil: Türkiye
Sayfa: 128
Yazar: Ernest Hemingway

1.176 Kişi Tarafından Görüldü

Kilimanjaro’nun Karları, Hemingway’in çok beğenilen ve en popüler yapıtlarından seçilmiş on kısa öyküden oluşmaktadır. Öyküler, Kazanan Hiçbir Şey Almaz, Kadınsız Erkekler, Beşinci Kolon ve İlk Kırk Dokuz Öykü isimli yapıtları arasından seçilmiştir.

Ayrıca, Hemingway’in yetişkinler için yazdığı öyküler arasında bir Amerikan dergisinde yer almaya değer bulunan ilk eseri Katiller ve babasının intiharına ilk kez gönderme yapan otobiyografi tadındaki Babalar ve Oğullar da yer almaktadır.

Hemingway’in biyografisini yazan Carlos Baker, Francis Macomber’in Kısa ve Mutlu Yaşamı adlı kısa öyküsünü, “öz-gözlemin, kulaktan dolma bilgilerin ve uydurmaların harika birleşimi” olarak nitelendirmiştir. Hemingway’in “Bütün gerçekleri burada anlattım” diyerek pek övündüğü, kitaba ismini veren kısa öyküyse, içinde, üstüne romanlar yazılacak kadar çok malzeme barındırmaktadır.

Sadeliklerinin güzelleştirdiği, yaratıcılıklarıyla heyecan veren, özenle işlenmiş her kelimesiyle türünün en iyi örneklerinden olan bu kısa öyküler, Amerikalı usta yazarı daha da yüceltiyor.

Kilimanjaro’nun Karları (Bütün Eserleri 9) Özeti

Kilimanjaro’nun Karları, içinde 1936-1938 yılları arasında yazılan 9 öyküyü barındıran bir Ernest Hemingway kitabı. Hemingway’in yalın dili ve basit yazım tekniği ile kolay okunan, 9 güzel öykü bu…

İki dünya savaşına da şahit olmuş; Kenya ve Tanzanya’da vahşi hayvanların peşinden koşturmuş; New York’un, Paris’in İspanya’nın sosyete çevrelerinde yaşamış bir maceraperest olan Ernest Hemingway’in savaş sonrası Avrupa’dan Amerika kırsalına, İspanya’da boğa güreşlerinden Paris at yarışlarına uzanan yelpazedeki güzel kısa öyküleri…

Kilimanjaro 6500 metre yükseklikte, karlı bir dağdır; Afrika’nın en yüksek dağıdır, derler. Batı doruğuna yerliler “Ngace Ngay”, yani Allah’ın evi adını vermişler.

Tepeye yakın bir yerde, kurumuş ve donmuş bir pars iskeleti vardır.Bu kadar yüksek yerde pars ne arıyormuş, kimse akıl erdiremiyor.Adam: “İşin tuhaf tarafı, hiçbir acı duymuyorum.” dedi. “Zaten böyle başlarmış.”

“Sahi, hiç acı duymuyor musun?” “Hiç. Yalnız, kokuya üzülüyorum. Bıkmışın’dır artık.” “Ne münasebet! Öyle şeyler söyleme.” Adam: “Şunlara bak.” dedi. “Görüp de mi geliyorlar böyle, yoksa kokuya mı?”Altındaki yatak bir mimoza ağacının geniş gölgesine serilmişti.

Gözleri, gölge kısmı aşıp da vâdinin aydınlığına değince birdenbire kamaştı. O koca kuşlardan üç tanesi gelmiş, hiç utanmadan karşısına otura konmuştu; havada da daha on, on beş tanesi uçuşuyor, uçuştukça yere çabuk çabuk konup kalkan gölgeler serpiyordu.

Adam: “Kamyonun parçalandığı günden beri buradalar.” dedi. “Yalnız, ilk olarak bugün yere konuyorlar. Başlangıçta onların uçuşlarını dikkatle seyret timdi: Bir gün bir hikayemde kullanırım belki diye. Şimdi düşünüyorum da tuhafıma gidiyor.”

Kadın: “Hikayeye koyacak başka şey mi bulamadın Allah aşkına.” dedi.Adam: “Laf olsun diye söylüyorum.” dedi. “Konuşursam unutuyorum da.Yalnız, seni. sıkmayım?”Kadın: “Sıkılmaya cağımı sen de biliyorsun ya.” dedi. “Yalnız, elimden bir şey gelmiyor diye çok üzülüyorum. Tayyare gelinceye kadar bir şey yapabilseydik bari diyorum.”

Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.