Ayaktakımı Arasında - Maksim Gorki - PDF E-EKİTAP ÜCRETSİZ Oku, İndir

Aim for the task of upscalerolex.to desires.

Ayaktakımı Arasında – Maksim Gorki

Ayaktakımı Arasında – Maksim Gorki

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Yıl: Ağustos 2014
Eklenme: Ocak 17th, 2024
Dil: Türkçe
Sayfa: 126
Yazar: Maksim Gorki

3.880 Kişi Tarafından Görüldü

Rusya’da on dokuzuncu yüzyıl sonlarında patlak veren ekonomik kriz binlerce işçi ve köylüyü yaşamlarını sürdürecek imkânlardan yoksun bırakmıştı.

Gorki’nin krizin vahim sonuçlarının hâlâ hissedildiği bir dönemde yazdığı Ayaktakımı Arasında, hem sosyal hem de manevi açıdan dibe vurmuş insanları konu edindiği yenilikçi oyunlarından biridir. Yazar, Çehov piyeslerindeki “çalkantısız” günlük yaşamın “rafine” havasını bu oyuna aktarırken, farklı dünya görüşlerinin çatışmasını gözlemlediği gerçeklere dayandırır.

Bir zamanlar amaçları olan bu insanları dibe doğru iten dünyanın gaddarlığı ve adaletsizliğidir. Ayaktakımını bizzat yaratan toplum, bununla yetinmemiş; insanlıktan çıkardığı bu “hayaletleri” daha da dibe itmek, hatta yok etmek için elinden geleni ardına koymamıştır. İnsanlar arasındaki kardeşlik, bireyin değeri ve en “hakir” insanda dahi içkin güzellikler unutulup gitmiştir

oyun konusu
Maksim Gorki?nin en tanınmış oyunu olan Dipte (Ayak Takımı Arasında); toplumun en dibinde yaşayan, ne yapacağını bilmeyen çaresiz insanların, yine de umutsuzluklarını aşıp yaşamın anlamını bulmaya çalışırken, tutunacak bir dal yakalayarak, ayakta kalmak için gösterdikleri dirençleri ve yenilgileriyle içler acısı yaşamlarını anlatır.
Maksim Gorki?nin ?Ayaktakımı Arasında?sında geçen olaylar, işte bu kişiler arasında gelişiyor.
Bir Volga kentinde, çalıntı giysi satan Kostilyef ile genç karısı Vasilisa?nın işlettiği ve yer altından kişilerin kaldığı bir barınak…

Bu barınakta yaşamakta olan Vasilisa?nın sevgilisi, hırsız bir delikanlı olan Vasili Papel; Vasilisa?nın kız kardeşi ve Papel?in asıl sevdiği kız olan Nataşa; kumar ve kadından tüm servetini bitirmiş olan Baron; günlük kazancıyla Baron?a bakan ve başından hep kitaplardan okuduğu aşk öykülerinin geçtiğini varsayan genç bir sokak kadını Nastiya; işsiz bir çilingir ve bir alkolik olan Kleşç ile veremden yatan karısı ?yaşam yorgunu?

Anna; karısı işvereniyle kaçan şapkacı Buvnov; işsiz alkolik Satin; içkiden çökmüş ve meslek yaşamında başarıya ulaşamamış Aktör; genç bir ayakkabı tamircisi olan dedikoducu Alyoşa; polis memuru Abram Medviedef?in evlenmek istediği kadın Kvaşnia; Kuran okuyan liman işçisi Tatar;

İğriboyun ve hep daha iyi bir yaşamın düşleriyle, ama hep hırgür içinde yaşamakta olan bu ayaktakımının arasına katılan, altmış yaşlarındaki gezgin Luka…

**“Yazarın, 1902 yılının Rusya?sında yazdığı oyun, toplumun en alt tabakasındakileri anlatmakta. Esasında, insancıl ve felsefi dokularla işlenmiş etik bir oyun ?Ayaktakımı Arasında?.

Oyunda, başlıca sorun, gerçekliğin üstesinden gelinmesinde yatıyor. İnsanların, ıstırap içinde yaşamalarının nedenlerini ortadan kaldırmaya güçlerinin yetmeyeceğinin bilincinde olan Luka, onları ancak uzak umutlara götürerek, gerçeklikten uzaklaştırarak avutmaya, ayakta tutmaya çalışmaktadır.

Buna karşılık Şapkacı Bubnov, ne denli acımasız olursa olsun yanılsamalardan uzakta, gerçeklikle yüz yüze kalmaya taraf olur. Onun açısından, insanın kendisini aldatıcı düşlere kaptırmasına hiç gerek yoktur.

İnanç ve namus zenginler için gereklidir?. Kleşç?e göre, gerçeğin ve varoluşun anlamını arayış, insanın kendisini aldatmasından, kendisinden kaçıştan başka bir şey değildir ve asıl önemli olan anlamlı eyleyiştir. Satin ise: ?İnsan, kendisinin efendisi olmalıdır? savını savunur. ?Yalanlar, kölelerin ve onların efendilerinin dinidir; özgür insanın tanrısı ise, gerçektir. İnsan gerçekle yaşamalıdır. Gerçek insanın ta kendisidir? der.”

Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.