Sevdalım Hayat, Zülfü Livaneli’nin zengin ömrünün kısa özeti. Kendi deyişiyle “sürekli sanat üstüne düşünen, yaratı sancıları çeken ama dönemin ve ülkenin koşulları gereği zaman zaman politikadan kaçamayan birinin anıları.”
İlk kez 2007’de yayımlanmış olan kitabın genişletilmiş yeni basımında fotoğraf albümü de yenilendi, kimisi ilk kez yayımlanan fotoğraflarla zenginleşti. Tıpkı yazarının hayatı gibi…
Sevdalım Hayat Kitap Özeti
Bir miras kavgasında köylünün birini dövmüşler. Adam kasabadaki arzuhalciye gitmiş, “Beni dövdüler!” demiş ve bir şikayet dilekçesi yazmasını istemiş. “İyi” demiş arzuhalci, “öğleden sonra gel al.” Sonra geçmiş daktilosunun başına, usta bir arzuhalcinin bütün hünerlerini kullanarak, en etkili kelimeleri seçerek başlamış yazmaya.
Köylü öğleden sonra gitmiş. Arzuhalci, onun parmak basarak onaylamasından önce yazdıklarını baştan sona okumak istemiş. Ne yazıldığını anlamasaymış derdi. Başlamış okumaya. Bir süre sonra köylünün hüngür hüngür ağlamaya başla
dığını görmüş.
“Ne oldu?” demiş.
Köylü bir yandan iki sıralı yaş döküyor, bir yandan da,”Vay bana neler yapmışlar da haberim olmamış!” diye ağıt yakıyormuş.
Bu anıları derleyip toplarken neredeyse benim de başıma aynı şey geliyordu; kendi kendimin arzuhalcisi oluyordum bir anlamda. Sonra bu hayatın içindeki güzel anları düşündüm; dostluklar, dayanışmalar, ortak hayaller, gümbür gümbür patlayan kahkahalar, sevdayla dokunan anlar aklıma geldi.
Bana bakan gözlerdeki umut ışıltısını ve milyonlarca hançereden ardından, o kadar da yakınmaya hakkım yok, diye düşündüm. Her şeye rağmen güzel ve anlamlı bir hayattı bu.
Belki de zorluklar olmadan, bu mutlu anların doğması zordu. Her ömrün bir izdüşümü vardır; yerli yerinde durur, hep oradadır ama onu hiç düşünmeyiz. Hiç kimse kendi kendisine ömrünün izdüşümünü sormaz.