Satılmış Adam ;Raven adam öldürmeyi pek mühimsemez’di. Adam öldürmek demek olsa olsa yeni bir iş demekti.Bu iş için de kafanı kullanman gerekir.
Nefret veya kin yüzünden de değildi. Bakam topu topu bir defa görmüştü; adamcağız yeni açılmış halk evlerinden doğru alaca karanlık Noel ağaçlarının arasından dönerken Raven’e gösterilmişti; yaşlı, oldukça kılıksız bir adamdı, insanları sevdiği söylenirdi.
Genç Continental caddesinde buz gibi rüzgar suratını kamçılıyordu. Rüzgar, paltosunun yakasını kaldırıp ağzına kadar çekebilmesi için iyi bir bahaneydi. Onun mesleğinde dişleklik fena bir mahzurdu, çocukluğunda dudağı çok kötü dikilmişti, onun için şimdi üst dudağı eğri büğrüydü, çizikti.
İnsan suratında böyle bir damga taşırsa, çaresiz hareketlerinde de gözü pek olur. Daha ilk günden Raven hiç bir ipucu bırakmamağa gözünü açmak zorunda kalmıştı. Elinde bir evrak çantası vardı. İşinden çıkıp evine dönen herhangi bir gençten farkı yoktu, koyu renk paltosunda :memurları hatırlatan bir hal vardı. Kendine benzeyen yüzlerce insanın arasında rahat, düzgün bir yürüyüşle ilerliyordu. Yanından bir tramvay geçti, akşamın alaca karanlığında ışıklarını yakmıştı, Raven binmedi. Tutumlu bir genç derdiniz, odunu ocağını düşünüp parasını sokağa atmıyor. Belki de yolda sevgilisi ile buluşacaktır .