Sadist - John Burley - PDF E-EKİTAP ÜCRETSİZ Oku, İndir

Aim for the task of upscalerolex.to desires.

Sadist – John Burley

Sadist – John Burley

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Yıl: 2015
Eklenme: Ocak 17th, 2024
Dil: Türkçe
Sayfa: 374
Yazar: John Burley

2.316 Kişi Tarafından Görüldü

Sadist: Ohio’nun batısında, şehir hayatının karmaşasından uzak, huzur dolu bir kasaba bulunmaktadır.

Aile hayatı için mükemmel bir yerdir. En azından vahşice cinayetler işlenmeden önce öyleydi. Kasabanın Adli Tıp Uzmanı Dr. Ben Stevenson, trafik kazaları ve doğal ölümler haricinde sakin bir yaşam sürüyor, iki oğlu ve karısıyla birlikte bolca zaman geçiriyordu. Ta ki ormanlık arazide genç bir delikanlının cesedi bulunana dek…

Bölgedeki tek Adli Tıp Uzmanı Ben, vakaya dâhil olana kadar her şey yolunda gitmişti. Ancak şimdi bir seçim yapmak zorundaydı; olayı çözebilmek için ailesinin hayatını tehlikeye mi atacaktı yoksa bu soruşturmada görev almaktan vaz mı geçecekti?

Olayı derinlemesine araştırdıkça durumun yıkıcı sonuçları ortaya çıkacak, şaşırtıcı gerçeği öğrendiğindeyse bütün hayatı altüst olacaktı.

“Bir kitabı okumaya başlayınca yerinizden kalkamayacağınızı söylemek artık çok sıradan oldu ancak bu romanda böyle bir şey söz konusu değil. SADİST’i okurken gerilen sinirlerimi gevşetmek için birçok defa yerimden fırladım!”


Lindwood Barclay

“Harlan Coben ve Patricia Cornwell kitaplarını anımsatıyor… Son sayfayı okuduktan sonra uzun süre etkisinden kurtulamayacaksınız.”


Wendy Corsı Staub

“Gerçek ben diye bir şey yok, sadece hayali bir bedenim ben. Soğuk bakışlarımı gizleyebilsem bile, elimi sıkabilir ve elini kavrayan tenimi hissedebilirsin. Hatta belki hayat tarzlarımızın benzerlik gösterdiğini bile sezebilirsin. Ancak ben orada değilim.”

Bret Easton Ellis

Amerikan Sapığı “Aşk için yapılan her şey iyinin ve kötünün ötesinde gerçekleşir.”

Friedrich Nietzsche,

İyinin ve Kötünün Ötesinde Bu bir başlangıç değildi. Kot pantolon ve siyah tişört giyen delikanlı, beton kaldırımda gelişigüzel yürüyordu.

Akşam üzeri kalabalığının arasından geçerken ayağındaki Nike ayakkabılarını ritmik hareketlerle kıvrımlı yola vurarak salma salma yürürken, kendi kendine bir şarkı mırıldanıyordu. Muhtemelen on altı yaşındaydı, henüz tam olarak bir erkek sayılmazdı ancak oraya doğru emin adımlarla ilerliyordu.

Genç olmanın üstünlüğünü elinde bulunduran ama bunun değerini veya yavaşça kaybedildiğini anlayabilecek deneyime sahip olmayan birinin umursamazlığı ve enerjisiyle yürüyordu.

Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.