Ruh Avcısı - Caleb Carr - PDF E-EKİTAP ÜCRETSİZ Oku, İndir

Aim for the task of upscalerolex.to desires.

Ruh Avcısı – Caleb Carr

Ruh Avcısı – Caleb Carr

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Yıl: 2016
Eklenme: Ocak 18th, 2024
Dil: Türkiye
Sayfa: 580
Yazar: Caleb Carr

1.064 Kişi Tarafından Görüldü

Katiller katil mi doğar?”Enfes bir öncül… Karakterleri ve dengesi, raflarda dizili sayısız gerilim romanından çok daha başarılı.” The Washington Post

Yer, New York. Yıllardan 1896. Soğuk bir Mart gecesi, New YorkTimes muhabiri John Schuyler Moore, arkadaşı ve bir dönem Harvard’da aynı sınıfta okuduğu psikolog, ya da ‘ruh avcısı” Dr. Laszlo Kreizier tarafından East River’a çağırılıyor. İnşası henüz tamamlanmamış VVilliamsburg Köprüsü üzerinde, feci biçimde öldürülmüş olan ergenlik çağındaki bir erkek çocuğunun, yani Manhattan’ın hiç de meşhur olmayan genelevlerinden birinde çalışan bir fahişenin cansız bedenine öylece bakakalıyorlar.

Henüz yeni atanmış olan polis müdürü Theodore Roosevelt, hiç de Ortodoks sayılamayacak bir çıkış yapıyor ve New York’un vahşi suçlarla bezenmiş yeraltı dünyasında ilerleme kaydedebilmek için, Kreizler’in zekası ve Moore’un bilgisine güvenerek bu iki adamı cinayet soruşturmasına dahil ediyor.

Aralarındaki bağı cesur ve sağduyulu bir kadın olan polis sekreteri Sara Hovvard sağlıyor. Bu alışılmadık ekip, kriminoloji araştırmalarında devrim niteliği taşıyacak bir duruma yoğunlaşıyor ve işlenen cinayetin ayrıntılarını hesap ederek aradıkları adamın psikolojik profilini çıkarıyor.

Tehlikeli konukları, onları işkence görmüş bir geçmişe ve daha önce de öldürmüş bir katilin hastalıklı zihnine götürüyor. Ve bu av bitmeden yeniden öldürecek bir zihne…

Türünün çağdaş klasikleri arasına girmiş, müthiş bir seri katil hikayesi.

Ruh Avcısı Kitap özeti

20 yy’dan önce, akıl hastalarının içine ruh karıştığı, ‘ruhlandıkları’ düşünülürdü. Böylece toplumdan dışlanmakla kalmaz, kendi benlikleri tarafından da reddedilirlerdi. Zihinsel bozukluklar konusunda uzmanlaşmış insanlar, ruh avcısı olarak bilinirdi.

Algıladıklarımızın bir kısmı, söz konusu nesneden duyular yoluyla geliyorsa bile, başka bir kısmı da -ki muhtemelen daha büyük bir kısımdır bu daima, kendi zihnimizden kaynaklanır. Tabutu, en sevdiği yer olan Sagamore Tepesi yakınlarında kumlu toprağa bırakıldığında, duyduğum his kadar anlamsızlaşıyor, yazdıkça kelimelerim.

Bu öğleden sonra orada, soğuk ocak rüzgârlarının estiği Long Island Sound’da dururken, kesinlikle bir saka olmalı bu. diye düşündüm.Kesinlikle şimdi tabutun kapağını açacak, yüzündeki komik gülümsemeyle gözlerimizi kamaştıracak ve yüksek perdeli kahkahası kulaklarımızda çınlayacak. Sonra, yapacak işler olduğunu -harekete geçmek gerektiğini haykıracak. Biz de. az bulunan bir tür semenderi, bu küçük sürüngenin yuvası üstüne pis kokulu bir fabrika kurmak isteyen acımasız bir endüstri devinin hışmından korumakla görevli savaşçılar olacağız. Böyle hayallere kapılan yalnız ben değildim.

O, bu işi zor da olsa alenen yaptı. Theodore, Amerikan halkının ona inanmaya, hatta açıklamanın ayrıntılarını duymaya bile hazır olmadığını biliyordu. Merak ediyorum, acaba şu anda hazırlar mı? Kreizler bundan şüphe ediyor. Ona, hikayeyi yazmaya niyetlendiğimi söyledim, alaycı bir kıkırdamayla karşılık verdi ve bunun insanları korkutup tiksindirmekten başka bir işe yaramayacağını söyledi.

Bu gece ifade ettiği gibi bu ülke. aslında 1896 dan beri Theodore, Ja-RUH AVCISI

 

Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.