Eviyle Evli Kadınlar (Agorafobi) - Robert Seidenberg - PDF E-EKİTAP ÜCRETSİZ Oku, İndir

Aim for the task of upscalerolex.to desires.

Eviyle Evli Kadınlar (Agorafobi) – Robert Seidenberg

Eviyle Evli Kadınlar (Agorafobi) – Robert Seidenberg

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Yıl: Eylül 1989
Eklenme: Ocak 17th, 2024
Dil: Türkçe
Sayfa: 248
Yazar: Robert Seidenberg

1.720 Kişi Tarafından Görüldü

Agorafobi – açık alan korkusu… Bu, güvenli olduğu varsayılan evin dışına çıkıldığında duyulan o kaygıya verilen addır…

Bugün toplumsal yaşama katılmaya istekli kadın, birçok güçlüğü göğüslemek zorundadır. Çünkü onun geleneksel yeri evidir ve dışarıya, agora’ya çıkması hiç hoş karşılanmaz.

Bağımsız, kendi başına hareket etmeye alışmış, kendi ayakları üstünde durmayı bilen bir kadın bile evlendiği günden itibaren zaman zaman dışarıya çıkamaz, alışveriş gibi en “kutsal” görevini yerine getiremez hale gelebiliyor.

Sokaklar Hâlâ Erkeklerin

Batı toplumu, Yahudi-Hristiyan geleneğinin ürünüdür. Eskiçağdan beri, kadının ait olduğu yer konusunda verilen mesaj açıktır: “Erkek, karısının pazar yerine gitmesini engelleyerek ona sahip çıkmalıdır, çünkü pazar yerine çıkan her kadının başına eninde sonunda felaket gelir.

“1 Mısırlı Philo (İÖ 20- İS 70), Yahudi kadınlara ortalıkta görünmemeleri için getirilen kısıtlamaları şöyle anlatır: “Kadınlar eve kapatılmışlardır, dış kapılara yaklaşmaları bile yasaktır. İffetlerini koruma uğruna en yakın erkek akrabalarının bakışlarından bile kaçan genç kızlar ise en dipteki odalarda yaşarlar.

“2 Evli kadınların ilişkiye girebilecekleri kişiler, ev halkıyla sınırlandırılmış, evlenmemiş kadınlara ise daha da çok sınırlama getirilmiştir: “Kadınlara, dışarı çıkarak yanlış yola sapmamaları için evde yaşamak uygun düşer. Kadınlığa tam erişenlerce dış kapı, genç kızlarca orta kapı sınır alınır.”

3 Tapmağa gitmek zorunluluğu dışında kadınlar, sokakta başıboş gezenler gibi kendilerini diğer erkeklerin gözleri önüne seremezlerdi. Tapınağa bile, çarşı kalabalıkken değil, halkın çoğu evlerine döndüğünde gitmeye özen gösterirlerdi. Erkeğin erdeminin en büyük ölçüsü, karışım özellikle toplumsal etkinliklerinde denetlemekti.

Haham Meir (İS 150 dolayı) şöyle der: “Erkeklerin yemek yeme tarzları farklı olduğu gibi, karılarına davranışları da farklıdır. Kimi erkek, içine sinek düştüğünde, kadehini bir yana koyar, içmez. Bu, dışarı çıkarken karısını eve kilitleyen 10 Eviyle Evli Kadınlar Yahuda oğlu Papus’un yaptığına benzer.

Başka bir erkek, kadehine sinek düştüğünde sineği tutup atar, o kadehten içer. Bu, birçok erkeğin, karısının erkek kardeşleriyle ya da akrabalarıyla konuşmasına aldırmamasına benzer.

Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.