Kitap, MEBin açıkladığı 100 Temel Eser listesinde de yer alıyor. Meşa Selimoviç, Derviş ve Ölümde mutlak dinî doğrular üzerine kurulu dünyasında yaşayan Ahmed Nureddinin, erkek kardeşinin suçsuz yere tutuklanıp idam edilmesinden sonra düştüğü derin karmaşayı resmederken insanın ruh dünyasındaki çelişkileri, gelgitleri incelikle işler.
Ölüm, yaşam, aidiyet, iktidar, iktidarın gereklilikleri ve değişmez değerlerin hayat pratiğine yansıması etrafında dolaşırken insanlık durumlarını merkeze alan muhteşem bir eser ortaya koyar. Yugoslavya´da edebiyat dersleri programında yer alan Derviş ve Ölümdeki izlekler, romana evrensel bir boyut kazandırır.
Özet
Tarihsel dönemlere veya koşullara bağlı özel durumlardan çok, insan doğasının yapısı, zaafları ve ihtirasları etrafında dönen roman müthiş bir içe bakış örneğidir. II. Dünya Savaşı esnasında amansız çatışmaların cereyan ettiği Bosnada savaşa bizzat katılan ve savaşın insan ruhunda açtığı yaraları ömür boyu içinde taşıyan birisidir Selimoviç.
Gerçek hayatta 1944 yılı sonlarında, Partizan ve aynı zamanda Tuzla Askerî Bölge Komutanlığında subay olan ağabeyi Şevki Selimoviçin, III. Kolordu Askerî Mahkemesi kararıyla kurşuna dizilmesi ve bu olayın Meşa Selimoviçin ruhunda açtığı yara, devrim ve iktidar ile devrimin evlatları arasındaki ilişkileri yeniden okuması, Derviş ve Ölümün yazılmasının arkasındaki önemli bir motiftir.
Nitekim romanda da, erkek kardeşinin suçsuz yere idam edilmesi Şeyh Ahmed Nureddinin hayatında esaslı bir kırılma yaratır.
Çıkan isyan sonucu öldürülen Kadı´nın yerine artık Nureddin geçmiştir; artık iktidar sahibi, kendisidir. Ancak iktidarın öyle bir yapısı vardır ki sahibini, en yakın dostu ile iktidar arasında bir seçim yapmak zorunda bırakacaktır.