Vurun Kahpeye - Halide Edib Adıvar - PDF E-EKİTAP ÜCRETSİZ Oku, İndir

Aim for the task of upscalerolex.to desires.

Vurun Kahpeye – Halide Edib Adıvar

Vurun Kahpeye – Halide Edib Adıvar

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Yıl: 2016
Eklenme: Ocak 17th, 2024
Dil: Türkiye
Sayfa: 187
Yazar: Halide Edib Adıvar

6.077 Kişi Tarafından Görüldü
Vurun Kahpeye adlı romanda Halide Edip Adıvar; Kurtuluş Savaşı yıllarını aydın kesimden biri olan Aliye Öğretmenin gözünden anlatır. İdealist bir karakter olan Aliye’nin köydeki çabaları, yaklaşan Yunan işgali, köy zenginlerinin ve imamın düşmana yardımcı olması ve Aliye’nin tüm bunlara karşı verdiği mücadele kitabın konusunu oluşturur.
İstanbul’dan Anadolu’ya gelmiş idealist bir öğretmen olan Aliye, öğretmen olarak görevlendirildiği bu kasabada kalabilmek için kendine bir ev aramaktadır. Çocuklara ders vermek için köyün okuluna gittiğinde okulun hizmetlisi Mehmet Efendi ve müdürden başka  kimseyi bulamaz. Aliye’ye Okulu tanıtırlar ve köyde nerede kalacağını göstererek onu Ömer Efendinin evine götürürler.
Aliye bu köhne köy evinde yaşamak zorundadır. Ev sahibi Ömer Efendi ve eşi Gülsüm halanın kızları ölmüştür. Bu bakımdan Aliye’ yi ölmüş kızlarının yerine koyarak onu çok sevmişlerdir. Aliye de bu yüzden kendini çok rahat ve güvende hissetmeye başlar.
İlk günlerinde utangaç ve çekingendir. Fakat okula başlayınca bu durumu üzerinden atarak öğretmenlik görevine büyük bir heyecanla başlar. Okulun ilk günlerinde köy ağasının oğlu, diğer bir çocukları hırpalayınca Aliye olaya müdahale eder. Aliye ağanın oğlunu azarlar ve “ Baban okula gelsin “ der. Ağanın oğlu kendisine diklenince Aliye onu okuldan kovar.  Ağanın oğlunun sınıftan kovulması köyde büyük bir yankı yapar. Ağanın ve köydekilerin tepkisini duyunca “Toprağınız toprağım, eviniz evim; burası için, bu diyarın çocukları için bir ana, bir ışık olacağım ve hiçbir şeyden korkmayacağım; vallahi ve billahi!” diye yemin eder.
Kasaba halkı Aliye’nin modern görünüşünden rahatsız olur ve ama Aliye’nin çocuklara yardım etmek amacıyla geldiğini öğrenince tutumları değişmeye başlamıştır. Aliye dedikodulara rağmen şevkle çalışmaya, çocuklara marşlar öğretip bayraklarla köy yolunda dolaştırıp milli marşlar söyletmeye başlamıştır.
Bu arada Ferit Paşa hükümetine bağlı olanlar, Hacı Fettah Efendi başkanlığında Aliye hanıma cephe almaya başlamıştır. Yunanlılar köye yaklaşmışlardır Köyün düşman tarafından işgali artık an meselesidir. Köyün imamı ve köyün zenginlerinden birkaçı alçakça düşmana yardım etmeye başlamıştır. Köy imamı, genç ve güzel Aliye’nin güzelline kapılıp onu değişik yollardan elde etmek için düşmanla iş birliğine girmiştir. Düşman köyü işgal ettiğinde Aliye de ona kalacaktır.
Kumandan Tosun Bey ise, düşmanın gidişatını yavaşlatmak için elinden geleni yapıyordu. Fakat köyde neler olup bittiğinden habersizdi ve arkasında dönen hain dolaplardan haberi yoktur.
 Köy imamı Fettah Hoca,  Kumandan Tosun Bey ve arkadaşlarını Yunan kuvvetlerine ispiyonlamakta bur yüzden Tosun Bey ve kuvvetleri zor anlar yaşamaktadır.
Hacı Fettah bir yandan da köy halkını Aliye’ye karşı kışkırtıyordu. “namahrem, yüzü gözü açık, bunları parçalamalı…” diye bağırıyordu. Tam o sırada dörtnala süvari kütlesi yaklaştı. Kumral ve uzun boylu bir kumandan ilerledi. Kumandan Tosun Bey, halka haykırdı ; “merhaba arkadaşlar; toplanın size söyleyeceklerim var .”
Tosun bey Yunanlılara karşı koyabilmek için çetesiyle birlikte dağlarda dolaşıyor, Yunanlıları yurttan atmak için çareler arıyordu. Herkes Tosun Bey’den korkuyordu.  Köyden bazı kimseler de Tosun Bey’i destekliyor, Yunanlılara yardım eden olursa, Tosun Beye haber veriyordu.

Bütün bu olaylar olurken Aliye boş durmuyor, okuldaki öğrencilerini alıp her gün köyün meydanında dolaştırıyordu. Ayrıca onlara sık sık Türk kanı taşıdıklarını hatırlatıyor, bu yüzden de vatanlarını kanlarının son damlasına kadar savunmaları gerektiğini anlatıyordu.

Ömer Efendi Tosun Bey’e “Hacı Fettah Aliye’yi yüzü gözü açık diye parçalattıracak böylelerinin yok edilmesinin gerek” diye şikâyet etti.

Hacı Fettah ve yandaşları ise Tosun Bey hakkında dedikodular çıkarıp, “elimizden topraklarımız alınacak “ diye köylüyü ayaklandırdı. Bunu fark eden Aliye, Tosun Beye gitti ve duyduklarını söyledi. Tosun Bey, köye bu kadar bağlı bir öğretmeni köylüsünden istedi. “Aliye benim nişanlımdır. Yunanlıları durdurup on beş gün sonra gelip zevcemi alacağım” dedi ve ayrıldı.
Hacı Fettah Efendi ve Küçük Hüseyin Efendi bu olaya çok içerlemişti. . “O Kahpeye şeriat burada cezasını verecek” dedi.
İki yobaz kılık değiştirip, Yunan karargâhlarına gittiler. Askeri planları

Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.