Var mısın ki Yok Olmaktan Korkuyorsun? - Mesud Topal - PDF E-EKİTAP ÜCRETSİZ Oku, İndir

Aim for the task of upscalerolex.to desires.

Var mısın ki Yok Olmaktan Korkuyorsun? – Mesud Topal

Var mısın ki Yok Olmaktan Korkuyorsun? – Mesud Topal

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Yıl: 2020
Eklenme: Ocak 19th, 2024
Dil: Türkiye
Sayfa: 59
Yazar: Mesud Topal

16.928 Kişi Tarafından Görüldü

Türk bir ailenin çocuğu olarak bin yüz elli yıl önce dünyaya gelen ve hayatı boyunca müzik, felsefe, botanik, matematik ve mantık alanında sayısız eserler kaleme alan Farabi, ilim ve düşün dünyasında “öğretmen” kabul edilen Aristoteles’ten sonra “ikinci öğretmen” kabul edilmiştir.Sadece filozofları değil, sayısız bilim adamını da derinden etkilemiş, akımların ve icatların ilham kaynağı olmuştur.

Varlıklı bir ailenin ferdi olarak saraya yakın olmasına rağmen siyasi iradeyi tamamen reddedip kendini ilme adamıştır. Günde yalnızca bir öğün yemekle hayatını sürdüren Farabi, zamanının her saniyesini ilimle geçirmeye gayret göstermiştir.

Çünkü Farabi’ye göre insan ilmi aramakla mükelleftir. İlmi bulmak, onu öğrenmek ve onu anlatmak zorundadır.

İlim Çin’de bile olsa kalkıp peşine düşmek gerekir. İnsan ilim için yaşamıyorsa ıstırap içinde, anlamsız ve mutsuz bir ömür geçiriyordur.

Çağımız insanının anlamlı ve anlamsız gayretleriyle yüzleşmesi ve yeniden bir yaşam kurgusu inşa etmesi açısından Farabi’nin ilham dolu hayatı ve çalışmaları örnek alınacak niteliktedir.

“Düşünmek ruhun kendi kendiyle konuşmasıdır…”

Farabi, Ebu Nasır Muhammed İbn El Farah El Farabi’dir asıl adı.Türk bir ailenin çocuğu olarak 870’te Türkistan Farab yakınlarında küçük bir köy olan Vasic’te doğdu. Hayatı boyunca muzik, felsefe,botanik,matematik ve mantık alanlarında birçok eser yazdı.

Batı dünyasında Alfarabius ismiyle bilinen Farabi, İslam felsefesinde “Birinci Öğretmen” olarak kabul edilen Aristotales’ten sonra “İkinci Öğretmen” olarak kabul edilir. Farabi, “İnsan ilmi aramakla mükelleftir. İlmi bulmak,onu öğrenmek ve onu anlatmak zorundadır” der. Çünkü insanı diğer canlılardan ayıran yegane ölçüt “düşünebilme” yetisidir. Ve bu yeti sonucunda ilimin kapısı aralanır. Içinde yaşadığımız çağda ise bırakın ilimi sağlıklı iletişim bile kuramıyor insanlar birbirleriyle. Gittikçe düşünüp hareket etme yetimizi kaybedip sığlaşıyoruz.

Farabi ‘ye göre insan bu evrenin bir özetidir…
İnsan gördüğü şeylere inanan bir varlıktır. Arkasında duran anlamı aramayı pek sevmez. Düşünmeyi bilen insanın görmek için bakmaya ihtiyacı yoktur. Farabi’ nin de dediği gibi ; “Bazıları uyanıkken de göremezler.”

Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.