Mektup Aşkları, yedi gencin birbirlerine yazdıkları mektuplardan oluşan bir mektup roman örneğidir.
Romanda Ahmet’in aynı mektupları iki ayrı kadına göndermesinden habersiz olan Jale’nin Ahmet’le evlenmesi ve sonunda gerçeği öğrenmesi anlatılıyor.
Bu yolla mektubun samimiyeti sorgulanır. Romanda 1970’li yıllarda Türkiye’nin içinde bulunduğu durumun portresi de çizilir. Öyle ki, romanın geçtiği dönemde ve özellikle gençler arasında yaygın olan siyasi çatışma romanın merkezini oluşturur.
“Leylâ Erbil’de ağırlıklı olarak çarpan tek bir şey vardır: Başkaldırıdır bu! Başkaldırı her şeydir onda. Bir bakıma ‘bunun için yazıyor’ diyebiliriz. Buradan büyük bir düzyazı çıkarmıştır Erbil.
Bu ilk ağızda görülmezdir; sanki gizli bir izlektir; pek bilinsin istemiyordur. Daha çok sezilsin, hissedilsin istiyordur. Sanki ormanda çok yakınımızda akan bir şelalenin sürekli sesini işitmemiz ama kendisini göremeyişimiz gibi.”-İlhan Berk-