Hayatın biricik anlamı olacak kadar derin bir aşkın trajediye dönüştüğü Dar Kapı’da sorgulanan, erdeme giden yolun zorluğudur. Jerome bütün erdemlerini aşkıyla ayakta tutarken, Alissa gerçek erdemin her şeyden arınmış olması gerektiğine inanır.
Fedakârlık nedir, insan aşk için nelerden vazgeçer? Peki ya ilahi aşk?.. Saflık için, Tanrı’ya tertemiz geri dönmek için, erdem olarak kabul edilen değerleri korumak için insan hayatını verebilir mi?
Dar Kapı, tercihlerini zor olandan yana kullananların yaşadığı ruhsal fırtınalarını gözler önüne sererken, Nobel Edebiyat Ödüllü André Gide, çarpıcı üslubuyla okuru derinden etkiliyor.
Andre Giden’in eleştirmenler tarafından en yaratıcı bulunan kitabıdır Dar Kapı. Dar Kapı’da erdem ve ilahi aşk kavramları sorgulanır.
Andre Gide kendi yaşamından edindiği tecrübe ve deneyimleri kitaba yansıtır. Romanın başkarakteri aslında kendisidir. Hayatından kesitleri okurla paylaşmıştır. Fedakarlık, ilahi aşk ve erdem kavramlarının anlamını ve hayattaki yerini öğrenmek, sorgulamak isteyenler için bulunulmaz bir kitaptır Dar Kapı.
Jerome on iki yaşında babasını kaybetmiş ve hayata annesiyle tutunmaya çalışan küçük bir çocuktur. Annesi Jerome’un daha iyi bir eğitim alması onu Paris’e götürür.
Annesinin eski dostu olan Bayan Ashburton, Jerome ve kendisi için küçük bir ev tutar. Her yaz Jerome’nin dayısı Bucolin tarafından Haver yakınlarındaki Fonguesmear’a gitmek için yola çıkarlar. Dayısının iki kızı vardır.
Jerome bunları duyunca çok üzülür ancak Alissa’nın hayatında tek kadın olacağını başka biriyle evlenmeyeceğini söyler. Bu konuşmaların olduğu esnada Julietta nişana dakikalar kala bilinmeyen bir nedenle bayılır. Böylece tören ertelenir. Alissa Jerome’a derin duygular beslemesine rağmen her seferinde ayrı bir bahaneyle onun aşkına karşılık vermez. Bunun üzerine Jerome Alissa’ya bir mektup bırakır ve Haver’den ayrılır. Günler sonra Julietta nişanlanır.
Aradan yıllar geçer ama Jerome artık Haver’e geri dönmez. Bu arada Julietta da evlenmiştir. Bir gün dayısının vefat ettiği haberi Jerome’a ulaşır ve tekrar Haver’a dönmek zorunda kalır. Aliisa ile tekrar konuşmaya çekinir ama Alissa onu çok özlemiştir.
Duygularına karşılık vermese de Jerome’a çok aşıktır. Ancak hayat bir türlü onları bir araya getiremez. Jerome artık dayısının da öldüğünü, arada bahane edecek kimsenin kalmadığını, evlenmek için bir sorun olmadığını ona söyler ama Alissa bir kez daha kabul etmez.